Kan değerleri vücudun sağlıklı bir şekilde çalışıp çalışmadığını gösteren önemli referanslardan biridir. PDW değeri de bu referanslar arasında yer alır. PDW düşüklüğü ya da yüksekliği çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir, mevcut hastalıkların durumunu takip etmeye katkı sağlayabilir. "PDW nedir, kan tahliliyle öğrenilebilir mi?", "PDW düşüklüğü veya yüksekliği ne gibi rahatsızlıklara sebep olabilir?" gibi soruların yanıtlarını ayrıntılı şekilde ele almak gerekir.
PDW Nedir?
PDW "Platelet Distribution Width" ifadesinin kısaltması olarak kullanılır. Türkçe karşılığıysa trombosit dağılım genişliğidir. Trombosit dağılım genişliği, trombositlerin boyut farklılıklarını gösterir. Boyutlardaki farklılıklar trombositlerin fonksiyonu ve aktivasyonu hakkında bilgi verir.
Platelet ya da kan pulcuğu gibi isimlerle de bilinen trombositler; iltihaplanma, pıhtılaşma ve bağışıklık tepkisi süreçlerinde kritik bir rol üstlenir. Bu nedenle PDW değerinin düştüğü veya yükseldiği durumlarda vücutta pek çok problem görülebilir.
PDW Değeri Kaç Olmalıdır?
PDW değeri test için kullanılan cihazın niteliklerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu nedenle standart olarak kabul edilen bir referans aralığı yoktur. Buna ek olarak çok yüksek veya çok düşük PDW değerleri anormal olarak değerlendirilerek altta yatan nedenler araştırılmalıdır.
PDW testi optik sisteme uygun olarak okunan testlerde %25 ve %65 aralığı normal bir değer olarak kabul edilir. 9.0-14.0 fL aralığıysa empedans ölçümüyle değerlendirilen testlere göre normal referans aralığı olarak kabul edilir. Bu değerin tek başına değerlendirilmesi tanı koyma sürecinde yeterli değildir. Farklı değerlerin de göz önüne alınarak yorumlanması gerekir. Sonuçların uzman bir doktor tarafından yorumlanması son derece önemlidir.
PDW Testi Nedir, Nasıl Yapılır?
PDW değeri kan tahlili yoluyla tespit edilir. Bunun için kişiden kan örneği alınır ve numune laboratuvar ortamında analiz edilir. PDW testine göre trombositlerin arasındaki yapısal farklılık ne kadar fazlaysa trombosit değeri de o kadar yüksek olur. Trombositlerin boyut farklılıklarını gösteren bu test onların normalden büyük veya küçük olmaları hakkında bir bilgi vermez.
Trombositlerin boyutlarına ilişkin bu bilgi sayesinde;
- Trombosit fonksiyonları değerlendirilerek kişinin pıhtılaşmayla alakalı sorun yaşayıp yaşamadığı anlaşılabilir.
- Kan akışının verimli bir şekilde sağlanıp sağlanamayacağına karar verilebilir.
- Çeşitli kan rahatsızlıkları teşhis edilebilir.
PDW Düşüklüğü Nedir, Neden Olur?
Kandaki trombositlerin boyutlarındaki değişkenliğin azalması durumu PDW düşüklüğü olarak adlandırılır. Kanda PDW düşüklüğünün görülmesi vücudun işleyişinde yaşanan bazı problemlerin sonucu olabilir. Örneğin trombositler henüz yeterli olgunluğa erişmeden vücuttan atılabilir. Bu durumda kanda genç platelet sayısı çoğunluk kazanır. Ayrıca kemik iliği tarafından trombosit üretimi baskılandığında vücut için yeterli seviyede platelet üretilemeyebilir. Tüm bunların sonucunda PDW değeri azalabilir.
PDW düşüklüğü altta yatan nedene bağlı olarak hafif veya şiddetli olabilir. Bazı durumlarda herhangi bir belirtiye rastlanmayabilir.
PDW düşüklüğü çeşitli nedenlere bağlı olarak görülebilir. Buna neden olabilecek bazı durumlar şu şekilde sıralanabilir:
- Kemik iliği problemleri,
- Aplastik anemi,
- Hipotiroidizm,
- Demir eksikliği,
- B12 vitamini, folat gibi bazı vitamin eksiklikleri,
- HIV, AIDS, hepatit, kabakulak, kızamık gibi kemik iliğini etkileyen viral hastalıklar,
- Kemoterapi, radyasyon tedavisi almak,
- Dengesiz ve düzensiz beslenme,
- Toksik kimyasallara maruz kalma,
- Lenfoma ve lösemi gibi bazı kanser türleri.
PDW Düşüklüğü Belirtileri
Kandaki PDW düşüklüğü probleminin bazı belirtilerini şöyle sıralayabiliriz:
- Sinirlilik,
- Unutkanlık,
- Hâlsizlik,
- El ve ayaklarda soğukluk,
- Üşüme,
- Baş dönmesi,
- Kulak çınlaması.
Bazı durumlarda herhangi bir semptom ya da bulguya rastlanmayabilir. Kolaylıkla yaptırabileceğiniz bir hemogram testi sayesinde siz herhangi bir sağlık sorunu yaşamadan önce bu durum tespit edilebilir. Ancak yukarıdaki semptomlardan birini veya birkaçını yaşıyorsanız vakit kaybetmeden uzman bir doktora görünmeniz gerekir.
Çocuklardaki ve bebeklerdeki PDW düşüklüğü belirtileri yetişkinlerde görülen semptomlarla benzerlik gösterir. Ayrıca trombosit düşüklüğüyle de bağlantılı olarak kolay morarma, küçük kırmızı döküntü veya lekeler, idrarda kan, ergenlerde şiddetli regl kanaması gibi semptomlar da görülebilir.
PDW Düşüklüğü Tedavisi
PDW düşüklüğünün tedavisi problemin temel nedenine ve şiddetine bağlı olarak değişir. PDW düşüklüğünün hafif olduğu durumlarda uzman doktorunuz herhangi bir tedaviye ihtiyaç duymadan sizi takip etmeyi tercih edebilir. Düşüklüğün ağır olduğu durumlardaysa öncelikle altta yatan neden tespit edilir. Bu nedene bağlı olarak size en uygun tedavi planlanır. Örneğin kanser, hepatit ve benzeri hastalıkların tedavisi değerin düzelmesini sağlayabilir.
PDW düşüklüğünün tedavisinde beslenme de önemli bir yer tutar. Eğer değerin düşük çıkmasının nedeni beslenme eksikliğiyse vitamin ve mineral içeriği zengin bir diyet PDW değerinin yükselmesine yardımcı olabilir.
PDW Yüksekliği Nedir, Neden Olur?
PDW yüksekliği trombositlerin boyutundaki ve şekillerindeki değişiklikleri yansıtır. PDW değerinin referans aralığının üzerinde olması trombositlerin boyutlarında önemli farklar olduğunu gösterir. Bunun birtakım tıbbi sonuçları olabilir ancak genellikle farklı sağlık sorunlarıyla ilişkilendirilirler. Yani yüksek PDW değeri çoğunlukla doğrudan hastalıklara neden olmaz, altta yatan farklı sorunları işaret eden bir gösterge olarak değerlendirilir.
PDW değerinin yükselmesinin farklı nedenleri olabilir. Bu nedenlerden bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Lenfoma ve Multipl miyelom gibi bazı kanser türleri,
- Diyabet,
- Beslenme yetersizliği,
- Hematolojik bozukluklar,
- Von Willebrand hastalığı gibi bazı kanama bozuklukları,
- Viral veya bakteriyel enfeksiyonlar,
- Kalp ve damar hastalıkları,
- Solunum rahatsızlıkları (verem, uyku apnesi ve benzeri),
- Pulmoner emboli,
- Kemik iliği problemleri.
PDW Yüksekliği Belirtileri
PDW yüksekliği olan bireylerde herhangi bir semptom görülmeyebilir. Daha sonra görülen belirtiler ise pıhtılaşma veya anormal kanama durumlarıyla ilgilidir.
Bazı PDW yüksekliği belirtilerinden bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
- Kolayca morarma,
- Burun kanaması,
- El ve ayaklarda titreme,
- Kalp çarpıntısı.
PDW Yüksekliği Tedavisi
Daha önce vurguladığımız gibi PDW değerinin yüksekliği genellikle altta yatan başka bir problemin göstergesidir. Bu nedenle PDW yüksekliği tedavisi için öncelikle kanda yüksek PDW değerlerine neden olan faktörün incelenmesi gerekir. Altta yatan temel neden tespit edildikten sonra bu nedene göre tedavi yöntemi belirlenir.
PDW değerini kontrol altında tutabilmek için uzman doktor altta yatan nedene yönelik ilaç tedavisi uygulayabilir. Radyasyon, kemoterapi veya gerekli kanser tedavisi yöntemleri aracılığıyla kansere bağlı PDW artışlarının önüne geçilebilir. Bununla birlikte PDW değerini normal bir seviyede tutabilmenin en verimli yöntemi yaşam tarzınızda bazı değişikliklere gitmek olabilir.
Eğer PDW değerinin yüksekliği herhangi bir vitamin eksikliğinden veya demir eksikliğinden kaynaklanıyorsa uzman doktor takviye önerisinde bulunabilir. Vücudun ihtiyacı olan vitamin veya mineral karşılandığında PDW değeri normal aralığa ulaşır.
Tüm bunların yanında düzenli olarak yaptıracağınız kan testleri sayesinde PDW ve trombosit fonksiyonlarındaki çeşitli değişiklikler zaman geçmeden tespit edilebilir. Böylece erken müdahale edilmesi gereken bir durum ortaya çıktığında kısa sürede tedavi planı oluşturulabilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Hemogram ve tam kan sayımı PDW nedir?
PDW düşüklüğünü ya da yüksekliğini öğrenmenin yolu kan tahlili yaptırmaktır. Tam kan sayımı (CBC) testi kandaki farklı hücrelerin sayısını ve oranını incelemek amacıyla yapılan tıbbi bir testtir. Trombosit sayımı ise tipik olarak yapılan hemogram tam kan sayımı testinin bir parçasıdır.
Bir kişinin mikrolitre kan başına sahip olduğu ortalama trombosit sayısı, trombosit sayımı testiyle incelenebilir. Bununla birlikte hemogram PDW, tam kan sayımı testinin bir parçası olarak kandaki trombosit dağılımın genişliğini ölçer. Bu test neticesinde trombosit boyutlarının arasındaki çeşitlilik incelenebilir. Doktorunuz bu testi bağımsız olarak veya hemogram testinin bir parçası olarak talep edebilir.
PDW kaç olursa tehlikelidir?
PDW değerlerinin 9.0-14.0 fL aralığında olduğu durumlar normal olarak kabul edilir. Bu değer aralığının altındaki ya da üstündeki sonuçlar hastanın sağlık durumunun daha fazla araştırılması gerektiğine işaret eder.
Bununla birlikte PDW değeri tek başına bireyin sağlık durumu hakkında net bir bilgi edinmek için yetersizdir. Bu nedenle PDW değeri bireyin hastalık geçmişi, genel durumu, klinik bulguları ve diğer kan testlerinin sonuçlarıyla birlikte değerlendirilmelidir.
Hangi faktörler PDW test sonuçlarını etkileyebilir?
Bazı ilaçlar, geçici sağlık sorunları ve yaş gibi faktörler PDW test sonuçlarını etkileyebilir. Bunun yanı sıra alçak veya yüksek rakım, sigara kullanımı, yüksek glikoz seviyesi de etkileyebilir. Şüpheli durumlarda testin tekrarlanması veya belirli aralıklarla sonuçların takip edilmesi önemlidir.
PDW düşüklüğü veya yüksekliği hamilelik sürecini nasıl etkiler?
Hamilelik sürecinde herhangi bir problemle karşılaşılmaması için sık sık kan testi yapılarak gerekli değerler kontrol edilir. Böylece spesifik değerlerin yüksekliği veya düşüklüğü durumunda erken müdahale imkânı doğar. Hamilelerle yapılan araştırmalar, yüksek PDW değerlerinin erken doğum belirtisi olabileceğine işaret eder. Bu nedenle hamilelik boyunca sık sık kan tahlillerinin yapılması önemlidir. Düzenli doktor kontrolü ve ilaçlar aracılığıyla gelişebilecek komplikasyon riski en aza indirilebilir.
PDW düşüklüğü veya yüksekliği olan bireylerin yaşam tarzında değişiklik yapmaları gerekebilir mi?
PDW değerinin düşüklüğüne veya yüksekliğine bağlı olarak uygulanabilecek bazı yaşam tarzı değişiklikleri PDW değerinin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Örneğin PDW değerinin düşüklüğüne yetersiz beslenme neden olmuşsa doktorunuz size uygun bir beslenme programı hazırlayabilir. Vitamin ve mineral takviyesini içeren bir diyet ve fiziksel aktivite faydalı olabilir.
Daha önce değindiğimiz gibi PDW yüksekliğinin temel belirtileri arasında kolayca morarma ve anormal kanama durumları yer alır. Bu durumlardan kaçınabilmek için günlük hayatınızda şu noktalara dikkat edebilirsiniz:
- Diş eti kanamasını azaltmak için ekstra yumuşak bir diş fırçası kullanabilirsiniz.
- Burun kanamasını önlemek için burnunuzu daha yavaş silebilirsiniz.
- Kanama veya morarma riskinin yüksek olduğu ve yakın temas gerektiren sporlardan kaçınabilirsiniz.
- Makas veya bıçak gibi keskin nesnelerle çalışırken daha dikkatli olabilirsiniz.
PDW düşüklüğünde veya yüksekliğinde öncelikli olarak yapılması gereken sağlıklı PDW seviyesinin korunmasına özen göstermektir. Bunun için vitamin ve mineral bakımından zengin, dengeli bir beslenme alışkanlığına sahip olmak gerekir. Düzenli kan testi yaptırarak PDW değerlerindeki değişikliği takip edebilir ve gerektiğinde hızlıca önlem alabilirsiniz. Ayrıca ilaçlarınızı reçete edildiği şekilde kullanmaya ve trombosit fonksiyonunu etkilediği bilinen ilaçlardan kaçınmak için doktorunuza danışmadan herhangi bir ilaç almamaya dikkat etmelisiniz.