Yükleniyor...
logo

Rahim Ağzı Kanseri Neden Olur? Tedavisi Nasıl Yapılır?

Rahim Ağzı Kanseri Neden Olur? Tedavisi Nasıl Yapılır?

Rahim ağzında başlayan bir hücre büyümesi olan rahim ağzı kanseri diğer adıyla serviks kanseri, genellikle 45 yaş altındaki kadınları etkileyen bir kanser türüdür. Rahim ağzı kanseri, dünya genelinde kadınlarda en fazla görülen dördüncü kanser türü olarak bilinir. Rahim ağzı kanseri her yıl dünyadaki binlerce kadını etkileyen bir hastalık olsa da önlenebilen kanser türleri arasındadır. Bu nedenle serviks kanserinin risk faktörleri ve belirtileri hakkında bilgi sahibi olmak önem taşır. Rahim ağzı kanseri hakkında detaylı bilgi edinmek için yazımızı inceleyebilirsiniz.

Rahim Ağzı Kanseri Nedir? Çeşitleri Nelerdir?

Rahim ağzı, uterusun yani rahmin alt kısmıdır. Rahim boynu olarak da adlandırılan rahim ağzı, küçük ve yuvarlak bir organdır. Güçlü bir kas olan rahim ağzının os adı verilen bir açıklığı vardır. Rahim ve serviks, kadın üreme sisteminin bir parçasıdır. Vajinanın üst kısmını uterusun alt kısmına bağlayan bir kanal oluşturan rahim ağzı da ektoserviks (rahim ağzının dış yüzeyi) ve endoserviks (rahim ağzının iç kısmı) olmak üzere iki bölümden oluşur. 

Rahim ağzı kanseri, rahim ağzının yüzeyinde başlayan bir kanser türüdür. Rahim ağzındaki hücreler büyür ve kanser öncesi hücrelere dönüşmeye başlar. Bunun sonucunda rahim ağzı kanseri oluşur. Ancak tüm kanser öncesi hücreler kansere dönüşmek zorunda değildir. Bu hücrelerin kansere dönüşmeden teşhis edilip tedavi edilmesi, rahim ağzı kanserinin önlenmesi açısından oldukça önemlidir. 

Bazı bireylerde genellikle erken evrede alışılmadık kanamalar görülebilir. Bu kanamalar âdet dönemleri dışında, cinsel ilişkiden sonra ya da menopoz sonrası olabilir. "Rahim ağzı kanseri kanaması nasıl olur?" sorusu kısaca bu şekilde yanıtlanabilir. Hastanın bu tür kanamalarda hemen doktora gitmesi durumunda kanamanın rahim ağzı kanseri kaynaklı olduğu teşhis edilirse iyileşme ihtimali artar. Rahim ağzı kanseri ameliyatıyla rahim, fallop tüpleri ve yumurtalıklar çıkarılabilir. Ancak kanserin ilerlediği durumlarda daha fazla tedavi gerekir. 

Rahim ağzı kanseri oluştuğu bölgenin farklı olması nedeniyle rahim kanserinden ayrılır. Rahim kanseri ile rahim ağzı kanseri arasındaki fark, rahim kanserinin genellikle rahim mukozasının hücrelerinden kaynaklı oluşudur. Kalıtsal faktörler, aşırı kilo, diyabet, uzun süreli östrojen etkisi rahim kanserini tetikleyen nedenler arasında gösterilir. Genellikle yaşlı kadınlarda görülen rahim kanserinin erken teşhisi için güvenilir bir prosedür olmadığından düzenli bir tarama yoktur.

Rahim Ağzı Kanseri Çeşitleri

Rahim ağzı kanserinin skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom olmak üzere iki ana tipi vardır. Bunlar genellikle kanserli hücrenin türüne göre adlandırılır. Skuamöz hücreler, serviksin dış yüzeyini kaplayan hücrelerdir. Her 100 rahim ağzı kanserinin yaklaşık 80 ila 90'ı skuamöz hücreli kanserdir. Adenokarsinom da mukus üreten bez hücrelerinde başlayan bir kanser türüdür. Skuamöz hücreli karsinoma kıyasla daha az yaygındır.

Rahim Ağzı Kanseri Evreleri Nelerdir?

Kanser evreleri, kanserin boyutunu ve farklı bölgelere yayılıp yayılmadığını anlamayı sağlar. Tip, kanserin yayıldığı hücre tipi anlamına gelir. Derece ise hücrelerin mikroskop altında ne kadar anormal göründüğünü ifade eder. Rahim ağzı kanseri için Uluslararası Jinekoloji ve Obstetrik Federasyonu (FIGO) evreleme sistemi kullanılır. 1'den 4'e kadar numaralandırılmış 4 evre bulunur. Erken evre rahim ağzı kanseri genellikle 1A, 1B ve 2A evrelerini; lokal olarak ilerlemiş rahim ağzı kanseriyse genellikle 2B, 3 ve 4A evrelerini içerir. İleri evre rahim ağzı kanseriyse genellikle 4B evresi anlamına gelir. 

Evre 1

Rahim ağzı kanserinde evre 1, kanserin sadece rahim ağzında yani servikste olduğu durumdur. Rahim ağzı kanseri evre 1 tedavisi cerrahi yolla yapılır. Tedavide kombine radyoterapi ve kemoterapi (kemoradyoterapi) de yer alabilir. Evre 1'de kanser henüz yakın dokulara veya diğer organlara yayılmamıştır.

Evre 1, aşama 1A ve aşama 1B olarak ikiye ayrılır. Aşama 1A'da büyüme yalnızca mikroskopla görülebilecek kadar küçüktür. Aşama 1A da kendi içerisinde aşama 1A1 ve aşama 1A2 olarak ikiye ayrılır. Aşama 1A1'de kanser serviks dokularına 3 mm ya da daha az yayılmış olur. Aşama 1A2'deyse kanser, rahim ağzı dokularında 3 ila 5 mm büyümüştür.

Aşama 1B'de kanserli hücreler daha büyüktür. Ancak bu hücreler hâlâ serviks dokularındadır ve yayılmamıştır. Büyüme genellikle mikroskop olmadan da görülebilir. Bu aşama da kendi içinde aşama 1B1, aşama 1B2 ve aşama 1B3 olmak üzere üçe ayrılır. Aşama 1B1'de kanser 5 mm'den daha derinde olmasına rağmen 2 cm'den büyük değildir. Aşama 1B2'de kanser en az 2 cm büyüklüğündedir. Ancak 4 cm'den büyük değildir. Aşama 1B3'deyse kanser 4 cm'den büyüktür. Ancak hâlâ sadece rahim ağzındadır. 

Evre 2

Rahim ağzı kanserinde evre 2, kanserin rahim ağzının dışına ve çevre dokulara yayıldığı evredir. Rahim ağzı kanseri evre 2 tedavisi kombine kemoterapi, radyoterapi, brakiterapi, ameliyat, nadiren de olsa radikal histerektomi ve ardından kemoradyoterapi gibi farklı tedavi yöntemlerini kapsayabilir. Evre 2'de kanser rahim ağzı dışına ve çevre dokulara yayılmış olsa da henüz vajinanın alt kısmına ve pelvik duvara yayılmamıştır. 

Evre 2 kendi içinde aşama 2A ve aşama 2B olarak ikiye ayrılır. Aşama 2A'da kanser vajinanın üst kısmına yayılmış olur. 2A; aşama 2A1 ve aşama 2A2 olarak ikiye ayrılır. Aşama 2A1'de kanser 4cm veya daha küçüktür. Aşama 2A2'deyse kanser 4cm'den daha büyüktür. Aşama 2B'de de kanser rahim ağzı etrafındaki dokulara yayılmış olur. 

Evre 3

Rahim ağzı kanseri evre 3'te kanser serviksten uzağa ve aşağıda belirtilen yerlerden birine veya daha fazlasına yayılmış olur:

  • Pelvik duvar - kalça kemikleri arasındaki bölgeyi kaplayan kaslar veya bağlar (pelvis),
  • Pelvik lenf düğümleri,
  • Karındaki lenf düğümleri (para-aortik lenf düğümleri).

Rahim ağzı kanseri evre 3 tedavisi genellikle kombine kemoterapi ve radyoterapiden (kemoradyoterapi) oluşur. Kemoradyoterapi öncesi neoadjuvan kemoterapi de alınabilir. Ayrıca lenf düğümlerini çıkarmak için ameliyat da gerekebilir.

Evre 3 kendi içinde aşama 3A, aşama 3B, aşama 3C olmak üzere üçe ayrılır. Aşama 3A'da kanser vajinanın alt üçte birine yayılmıştır. Ancak pelvik duvara henüz yayılmamıştır. Aşama 3B'de tümör, pelvik duvara kadar büyümüş olabilir veya böbrekleri boşaltan tüplerden 1'ini veya her ikisini (üreterleri) tıkamış olabilir. Aşama 3C'deyse kanser pelviste herhangi bir boyutta olabilir. Ancak vücuttaki uzak bölgelere henüz yayılmamıştır. Bu aşamada eğer taramalar kanserin lenf düğümlerine yayıldığını gösterirse aşama 3C kendi içinde 3C1 ve 3C2 olmak üzere ikiye ayrılır. Aşama 3C1, kanserin pelvik yakınlarındaki lenf düğümlerinde olduğu aşamaya denir. Aşama 3C2 ise kanserin para-aortik lenf düğümlerinde yani karın bölgesinde olduğu aşamadır.

Evre 4

Rahim ağzı kanseri evre 4, kanserin yakın organlara ya da akciğer gibi diğer organlara yayıldığı aşamadır. Rahim ağzı evre 4 tedavisi kapsamında kemoradyoterapi, cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hedefli bir kanser ilacı ve bir immünoterapi ilacı bulunabilir.

Rahim ağzı kanseri evre 4'te kanser, bu bölgelerden birine ya da daha fazlasına yayılmış olur:

  • Kalça kemikleri arasındaki alanın dışına (pelvis),
  • Mesanenin astarına,
  • Rektum astarına,
  • Akciğerler gibi diğer organlara.

Evre 4 kendi içinde aşama 4A ve aşama 4B olmak üzere ikiye ayrılır. Aşama 4A'da kanser mesane ve rektum gibi yakın organlara yayılmıştır. Aşama 4B ise kanserin akciğerler gibi daha uzaktaki organlara yayıldığı durumu ifade eder. Bu duruma ikincil veya metastatik kanser de denebilir. 4. evre rahim ağzı kanserinin 5 yıllık yaşam süresi %20 civarındadır.

Rahim Ağzı Kanseri Belirtileri

Erken dönem rahim ağzı kanseri genellikle belirti göstermediğinden bu durum hastalığın teşhisini zorlaştırır. Belirtiler genellikle hastalık yayıldıktan sonra ortaya çıkar. Erken evre yani rahim ağzı kanseri evre 1 belirtileri şu şekilde verilebilir:

  • Âdet dönemleri arasında, cinsel ilişkiden sonra veya menopoz sonrası vajinal kanama görülmesi,
  • Âdet döneminde normalden daha ağır veya uzun süreli vajinal kanama olması,
  • Sulu, güçlü kokulu veya kan içeren vajinal akıntı olması,
  • Pelvik ağrı veya cinsel ilişki sırasında ağrı.

İleri evre rahim ağzı kanseri belirtileri de şu şekildedir:

  • Zor veya ağrılı bağırsak hareketleri,
  • Bağırsak hareketi sırasında rektumda kanama görülmesi,
  • İdrara çıkmada zorluk,
  • İdrarda kan,
  • Donuk sırt ağrısı,
  • Bacaklarda şişlik,
  • Karın ağrısı,
  • Yorgunluk.

Rahim Ağzı Kanseri Neden Olur?

Rahim ağzı kanserinin başlıca nedeni HPV, diğer bir adıyla insan papilloma virüsüdür. HPV 16 ve HPV 18, dünya çapında servikal kanserlerin %70'ine neden olur. Bu virüs, cinsel temas yoluyla bulaşabilen yaygın bir enfeksiyon olarak bilinir. Cinsel açıdan aktif olan hemen her insana bulaşabilen bir virüstür. HPV'nin bulaşması durumunda genellikle bağışıklık sistemi enfeksiyonu kontrol eder ve bu virüsün zarar vermesini önler. Bu kısa süreli enfeksiyonlar kansere neden olmasa da yüksek riskli bir HPV enfeksiyonu yıllar boyunca serviks hücrelerinde değişikliklere yol açarak kanser hücresi lezyonlarına neden olabilir. Kanser hücresi lezyonunun teşhis edilip çıkarılmadığı durumlarda lezyon, rahim ağzı kanserine dönüşebilir. 

Rahim Ağzı Kanseri Genetik mi?

Rahim ağzı kanseri genetik bir hastalık değildir. Aile üyeleri veya yakın akrabalar arasında rahim ağzı kanseri olan biri varsa bu durum diğer aile bireylerinin de hastalığa yakalanabileceği anlamına gelmez. Ancak bazı rahim ağzı kanseri türlerinin genetik bir bileşeni olabilir.

Rahim Ağzı Kanseri Risk Faktörleri Nelerdir?

Rahim ağzı kanseri risk faktörleri şu şekilde sıralanabilir:

  • HPV enfeksiyonlarıyla savaşmak bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Zayıf bir bağışıklık sistemine sahip olmak kansere yakalanma riskini arttırır.
  • Obezitesi olan kadınların jinekolojik kanser türlerine yakalanma riski daha yüksektir. Ayrıca obez bireylerde rahim ağzı kanseri taraması daha zor olabilir. Bu da erken teşhis koymayı zorlaştırabilir. 
  • Sigara içmek veya sigara içilen ortamdaki havayı solumak kanser olma riskini artıran bir etkendir.
  • Geçmişte vajinal, vulva, böbrek veya mesane kanseri geçirmiş olmak rahim ağzı kanseri riskini artırır.
  • Birden fazla çocuk doğurmak veya erken yaşta (17 yaşından küçük) çocuk sahibi olmak riski artırabilir.
  • Rahim ağzı kanseri genç insanlarda daha yaygın görülür. Bu nedenle 45 yaş ve altındaki kadınların rahim ağzı kanserine yakalanma olasılığı daha yüksek olabilir.

Rahim Ağzı Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?

Rahim ağzı kanseri şu yöntemlere başvurularak teşhis edilir:

  • Kolposkopi: Bu yöntemde vajina nazikçe açılır ve serviksi görüntüleyebilmek için spekulum yerleştirilir. Servikse bir sirke solüsyonu uygulanarak anormal bölgeler görüntülenir. Daha sonra vajinaya yakın bir yere kolposkop adı verilen bir alet yerleştirilir. Bu aletin parlak bir ışığı ve büyüteci bulunur. Böylece sağlık hizmetini sağlayan kişi servikse daha yakından bakabilir. Kolposkopi genellikle biyopsi içeren bir işlemdir.
  • Biyopsi: Bu işlemde patoloğun mikroskop altında kanser belirtilerini kontrol edebilmesi için serviksten bir doku örneği alınır. Serviks kanserini kontrol etmek için punch biyopsi, endoservikal küretaj, döngülü elektrocerrahi eksizyon prosedürü (LEEP) ve koni biyopsisi gibi çeşitli biyopsi yöntemleri kullanılır. Rahim ağzı kanseri patoloji raporu doktor tarafından değerlendirilir.
  • Görüntüleme Testleri: Rahim ağzı kanserinin evresini belirlemek için kullanılabilir. PET-CT taraması, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ve göğüs röntgeni bu görüntüleme testleri arasında yer alır. Ayrıca tümör büyümüşse ultrasonda da belli olabilir. Ancak kanser başlangıç evresindeyse ultrasonda görülmez. "Rahim ağzı kanseri ultrasonda belli olur mu?" sorusunun cevabı bu şekilde verilebilir. 
  • Laboratuvar Testleri: Tam kan sayımı (CBC) ve kan kimyası çalışması gibi laboratuvar testleri de kanserin evrelerini anlamaya yardımcı olur. 
  • Sistoskopi: Mesane ve üretranın içine bakmak için uygulanan bir yöntemdir.
  • Sigmoidoskopi: Bu işlemde rektum ve sigmoid kolonunun içine bakılır.

Rahim Ağzı Kanseri Taraması Nasıl Yapılır?

Rahim ağzı kanseri taraması, servikal hücre değişikliklerini tespit etmek amacıyla yapılır. Bu tarama sırasında kanser de bulunabilir. Servikal kanser taraması üç farklı şekilde yapılabilir. Bunları şöyle detaylandırabiliriz:

  • HPV Testi: Rahim ağzında hücre değişikliklerine neden olan insan papilloma virüsü taranır. 
  • Pap Testi veya Pap Smear: Doğru şekilde tedavi edilmediğinde rahim ağzı kanserine dönüşme ihtimali olan prekanserleri arar. "Rahim ağzı kanseri smear testinde çıkar mı?" sorusunun cevabı da bu şekilde verilebilir.
  • HPV/Pap Testi: Hem yüksek riskli HPV hem serviks hücre değişikliklerini kontrol etmek amacıyla HPV ve Pap testleri birlikte kullanılabilir.

Rahim Ağzı Kanseri Tedavisi

Rahim ağzı kanseri tedavisi genellikle ameliyat, radyoterapi, kemoterapi ve kanseri tedavi etmek üzere hedefli ilaçlardan oluşur. Tedavi türü aşağıdaki durumlara bağlı olarak değişiklik gösterebilir:

  • Kanserin yeri,
  • Yayılma durumu,
  • Kanserin boyu ve türü,
  • Genel sağlık durumu.

Rahim ağzı kanserinin erken teşhis edildiği durumlarda ameliyat ana tedavi yöntemidir. Rahim ağzı kanseri ameliyatı şu şekildedir:

  • Eğer kanser çok küçükse serviksin bir kısmı alınır.
  • Rahim ağzı ve vajinanın üst kısmı alınır. Böylece rahim çıkarılmadığı için hasta gelecekte hamile kalabilir.
  • Serviks ve rahim çıkarılır. Ayrıca yumurtalıkların ve fallop tüplerinin çıkarılmasını da içerebilir.
  • Başka bir tedavi mümkün değilse ya da kanser nüks ederse serviks, rahim, yumurtalıklar, fallop tüpleri ve mesane, bağırsak, vajina veya rektumun tamamı veya bir kısmı alınır.
  • Vücudun drenaj sisteminin bir parçası olan bazı lenf düğümleri alınabilir.

Kemoterapi, kanser hücrelerinin yok edilmesi için çeşitli ilaçların kullanıldığı bir tedavi yöntemidir. Rahim ağzı kanserinde kemoterapi;

  • Servikal kanserin ana tedavi yöntemi radyoterapi (kemoradyoterapi) olduğunda,
  • Ameliyattan önce kanseri küçültmeye yardımcı olmak için,
  • Ameliyattan sonra kanserin nüks etmesini önlemeye yardımcı olmak için,
  • Kanserin ilerlemesi, tekrarlaması veya vücudun diğer bölgelerine yayılması durumunda uygulanır.

Radyoterapi yöntemindeyse kanser hücrelerini öldürmek için yüksek enerjili radyasyon ışınları kullanılır. Radyoterapi;

  • Kanser büyükse veya yayılmışsa ana tedavi olarak,
  • Ameliyattan sonra kanserin geri gelmesini önlemeye yardımcı olmak için,
  • Kanama gibi semptomların iyileştirilmesini sağlamak amacıyla uygulanabilir.

"Rahim ağzı kanseri nasıl tedavi edilir?" sorusuna yanıt olabilecek yöntemlerden biri de hedefe yönelik ilaçlardır. İleri evre rahim ağzı kanserinde veya kanserin tekrarlaması hâlinde hedefe yönelik bir ilaçla tedavi uygulanabilir. Bu ilaçlar kanseri tedavi etmek için değil kanseri küçültmek veya büyümesini durdurmak için kullanılır.

İleri seviye rahim ağzı kanserinin tedavisi zor olabilir. Bazı durumlarda kanserin iyileşmesi de mümkün olmayabilir. Bu durumda amaç kanseri sınırlamak ve bireyin daha uzun yaşamasına yardımcı olmaktır.

Rahim ağzı kanserinde 55 günlük bir tedavi önerilir. Ancak maksimum diferansiyel sınır değeri 65 gün olarak bulunmuştur. "Rahim ağzı kanseri tedavisi ne kadar sürer?" sorusunun cevabı bu şekilde verilebilir.

Rahim ağzı kanseri için aşı yapılabilir. Rahim ağzı kanseri aşısı HPV enfeksiyonuna karşı yapılan HPV aşısı olarak bilinir. HPV aşısı genital siğillere karşı da koruyuculuk sağlar. "Rahim ağzı kanseri aşısı kaç yaşında yapılır?" sorusuna yanıt olarak bu aşının 9 ila 45 yaş bireylere önerildiği söylenebilir.

HPV aşısı güvenlidir ancak bazı kişilerde hafif yan etkiler görülebilir. Aşı sonrası görülebilecek olası yan etkiler şu şekilde sıralanabilir:

  • Enjeksiyon yerinde ağrı ve şişlik,
  • Kas veya eklem ağrısı,
  • Ateş,
  • Baş dönmesi,
  • Baş ağrısı
  • Yorgunluk hissi,
  • Mide bulantısı,
  • Nadiren de olsa şiddetli alerjik reaksiyonlar.

Genital Siğil Tedavisi

Fiziksel muayene sırasında bazen genital siğiller görülebilir. Bu siğillerin kontrol edilmesi ve küçük bir doku parçasının çıkarılması gerekebilir. Bu işleme biyopsi denir.

Genital siğiller ilaçlarla ve ameliyatla tedavi edilebilir. Ancak bu siğiller tedavinin ardından yeniden oluşabilir ve virüsün kendisi için bir tedavi yöntemi yoktur.

LEEP

Döngülü elektrocerrahi eksizyon prosedürü (LEEP), serviks kanserini teşhis etmek için kullanılabilen bir yöntemdir. Bu işlemde serviksten dokuyu çıkarmak amacıyla içinden elektrik akımı geçirilen ince bir tel halkası kullanılır. Bunun yanı sıra LEEP, kanser öncesi veya erken evre kanseri çıkarmak için de kullanılabilir. LEEP genellikle bir doktor muayenehanesinde yapılan ve genellikle birkaç dakika süren bir işlemdir. Bu işlem sırasında lokal anestezi kullanılır.

Kriyoterapi

Kriyoablasyon olarak da bilinen kriyoterapi, anormal dokuyu dondurmak ve yok etmek için aşırı soğuk uygulanan bir yöntemdir. Bu şiddetli soğuğu yaratmak için sıvı nitrojen veya argon gazı gibi bir madde kullanılır.

Kriyoterapi, prostat ve karaciğer kanseri de dâhil olmak üzere çeşitli cilt rahatsızlıklarını ve bazı kanserleri tedavi etmek için kullanılabilen bir yöntemdir. Bu terapi, dokuyu harici (ciltte) ve dâhilî (vücudun içinde) olarak tedavi edebilir.

Lazer Tedavisi

Lazer cerrahisi, ısı oluşturmak için odaklanmış bir lazer ışını kullanmayı içeren bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem genellikle rahim ağzı kanserinin erken evrelerindeki hastalara uygulanır. Lazer ışını vajinadan yönlendirilir ve rahim ağzının yüzeyindeki anormal hücreleri yakar. İşlem başlamadan önce hastaya rahim ağzını uyuşturmak için uyuşturucu bir ilaç (lokal anestezi) verilir. Bir doktor muayenehanesinde veya klinikte ayakta tedavi şeklinde gerçekleştirilen işlem sırasında hastalar âdet dönemi kramplarına benzer hafif bir rahatsızlık yaşayabilirler. Çoğu hastanın anormal hücrelerin tamamının çıkarılması için yalnızca bir seanslık tedaviye ihtiyacı vardır.

Konizasyon

Koni biyopsisi olarak da adlandırılan konizasyon, serviksteki anormal dokudan koni şeklinde bir parça çıkarmak için yapılan cerrahi bir işlemdir. Bu yöntem rahim ağzı kanserini veya serviksin bazı hücrelerindeki değişiklikleri tespit edebilir.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Yaşam tarzı değişiklikleri rahim ağzı kanserine yakalanma riskini azaltabilir. Ayrıca kansere yakalandıktan sonraki süreci de olumlu yönde etkileyebilir. Bu doğrultuda yapılabilecek bazı yaşam tarzı değişiklikleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Güvenli cinsel ilişki yaşamak,
  • Cinsel olarak aktif kadınların her 3 yılda bir Pap ve smear testi yaptırması,
  • Sigarayı bırakmak ve pasif içicilikten kaçınmak,
  • 10 yaşından sonra HPV aşılarını yaptırmak.

Sık Sorulan Sorular

Rahim ağzı kanseri erkeğe bulaşır mı?

"Rahim ağzı kanseri bulaşıcı mıdır?" ya da "Rahim ağzı kanseri erkeğe bulaşır mı?" gibi sorulara yanıt olarak kanserin bulaşıcı bir hastalık olmadığı söylenebilir. Dolayısıyla rahim ağzı kanserinin bir erkeğe bulaşması da mümkün değildir. Ancak rahim ağzı kanseriyle bağlantılı olan HPV virüsü bulaşıcıdır. 

Rahim ağzı kanseri olan kişi cinsel ilişkiye girebilir mi?

Cinsel ilişkiye girmek kanseri kötüleştirmez veya yeniden kanser olunmasına neden olmaz. Radyoterapi bitince veya ameliyattan birkaç hafta sonra cinsel ilişkiye girilebilir.

Rahim ağzı kanseri kaç yaşında olur?

Rahim ağzı kanseri genellikle 35 - 44 yaş aralığındaki kadınlarda görülür. 20 yaş altı kadınlardaysa nadiren görülen bir kanser türüdür.

Rahim ağzı kanseri kaç yılda oluşur?

Anormal hücrelerin kansere dönüşmesi yaklaşık 15 ila 20 yıl kadar sürer. Ancak HIV'e yakalanan ve tedavi görmeyen ya da zayıf bağışıklık sistemine sahip kadınlarda bu süre 5-10 yıl da olabilir.

Rahim ağzı kanseri testi kaç günde çıkar?

Rahim ağzı kanseri testinin sonuçları genellikle 1 ila 3 haftada çıkar. Rahim ağzı kanseri testi pozitif çıkarsa ek takip testlerine de ihtiyaç duyulabilir. 

Paylaş
badge Onaylanmış İçerik

Verdiğimiz Bilgilere Güvenebilirsiniz

Bu içerik 360 Sağlık Tıbbi Yayın Kurulu tarafından onaylanmıştır. Tıbbi Yayın Kurulumuz, sağlık alanında güvenilir bilgiye erişim sağlamak amacıyla oluşturulmuş deneyimli doktor ve araştırmacılardan oluşan bir ekiptir.
Son güncelleme tarihi: 25.07.2024